Radyasyon balonuna bir iğne de benden

25 Kasım 2008 Salı


Yaa kendimi devlet başkanının özel sekreteri gibi hissediyorum. Gerçi onlar öyle mi emin değilim pek ama ancak bu kadar abartabildim olayı. Kendime ait 3 hattım varken annem de kendi kontorlu hattını bana verdi,işime yararmış ve ne hikmetse hattı kapatmak da istemiyor. Şuan farklı operatorlerden dört tane ayrı hatta sahibim. Dört ayrı hat demek dört ayrı telefon demek.

Dört ayrı telefon demek, onları sokacak daha fazla delik gerekli demek. Biri sussa diğeri susmuyor. Ne bu kardeşim isyan ediyorum ya. En sonunda kapatıcam hepsini isteyen kapıma gelsin :P. Tamam teknoloji güzel bir şey. Her an iletişim kurabilmek falan. Ben de en yakınından takipçisiyim o ayrı ama bu boyut farklı bir boyut ki ben bile kaldıramıyorum artık. Bilgisayarımı o kadar sevip başından iki sn ayrılamama rağmen, o elektiriğin minimum kullanıldığı,insanların birbirini "gerçekten" özlediği başı boş hayatı özlüyorum kardeşim.

Lanet olsun elime geçen ilk cep telefonuna da. İstemiyorum kimseyle iletişmek. Sağım, solum,önüm,arkam,tepem heryanım radyasyonik bir balon duvarı. Ben de o balonun içindeyim, ileride çıkacak acısı. Şimdi boş konuşuyorsun diyeceksiniz. Haklısınız da bunlar beni öldürse de kaçmak zor. Ama iki hattımı kaldırdım bir kutuya. Akşam yatarken de yastık altı yapmıyorum artık. Ben odamdayım telefonlar salonda.
Ne zamana kadar? Bilmiyorum. Öf pöffff

0 yorum: